BÜLBÜLCE…
İsmail Fazıl Atabay
Aşk, Allah’a…
Aşk, Allah’tan…
Aşk, Allah’la…
Âşık değil misin?
Allah Allah!
(‘deva-i kalb’den)
***
Bülbülce bilmeyenler, onun her söylediğini ‘gül’ diye algılarlar. Hâlbuki bülbül, ‘diken’ demeye bile cesaret edemez aşkından. Gül bahçesinin dış duvarının dibinde, bükük kanatlarıyla, gerekeni şakıyamamış diline ağlar durur. Zaten ne ‘gül’, o hayaldeki gibidir; ne de bülbül, tahmin ettiği gibi âşık… Bunu nereden mi biliyorum? Biraz bülbülcem var, şöyle aşkımı anlatacak kadar.
***
Günümüz fırtınalarında; bülbül ve gül kavramları, süslü ve nakışlı bir halde sunuluyor, içinde at koşturulabilecek kadar boş gönüllerimize. Her çiçeği, gül diye yutuyoruz uzun zamandır. Buna ‘eyvallah’ dememiz